Site icon Finans ve Bankacılık

TASARRUF FİNANSMAN ŞİRKETLERİ: KURULUŞ SÜRECİ, YASAL ALTYAPI VE GÜNCEL DURUM ANALİZİ

TASARRUF FİNANSMAN ŞİRKETLERİ

Giriş

Finansal sistemler, bireylerin ve kurumların ekonomik hedeflerine ulaşmalarında kritik bir role sahiptir. Geleneksel bankacılık sistemlerinin yanı sıra, faiz hassasiyeti olan veya farklı finansman arayışında bulunan bireyler için alternatif modeller geliştirilmiştir. Türkiye’de son yıllarda popülaritesi artan bu alternatif modellerden biri de tasarruf finansman sistemidir (TFS). Temelde belirli birikimlerle konut, taşıt veya işyeri edinmeyi kolaylaştırmayı amaçlayan TFS, 2021 yılında 6361 sayılı Kanun‘da yapılan değişikliklerle önemli bir yasal zemine kavuşmuştur. Bu düzenlemeler, sistemin paydaşlarının hak ve yükümlülüklerini şeffaflaştırmış ve hukuki bir zemine oturtmuştur. Bu blog yazısında, tasarruf finansman şirketlerinin Türkiye’deki kuruluş sürecini, tabi oldukları yasal altyapıyı, temel işleyiş prensiplerini ve mevcut durumlarını ele alacağız. Bu analiz, sistemin daha iyi anlaşılmasına ve gelecekteki gelişim alanlarının tespit edilmesine katkı sağlamayı amaçlamaktadır.

Tasarruf Finansman Şirketlerinin Tanımı ve Temel Amacı

Tasarruf finansman şirketleri (TFŞ), bir sözleşme kapsamında belirlenmiş koşulların gerçekleşmesi şartıyla, konut, çatılı işyeri veya taşıt edinimi için faizsiz finansman esaslarına göre belirli bir süre tasarruf edilmesini, müşterilere finansman kullandırılmasını ve toplanan tasarrufların yönetimini üstlenen kurumlardır. Şirketler, tasarruf eden bireylerin birikimlerini toplulaştırarak, dayanışma esasına dayalı bir modelle finansmana aracılık ederler. Esasında, tasarruf finansman sistemi, müşterinin tasarruf faaliyeti ve şirketin finansman faaliyeti olmak üzere iki temel üzerine oturmaktadır. Şirketler bu aracılık fonksiyonu karşılığında organizasyon ücreti almaktadırlar.

TFS, özellikle faizli finansman işlemlerinden kaçınan ve geleneksel bankacılık sistemlerinde kredi skorlarının yetersizliği veya düşük gelir seviyeleri nedeniyle finansmana erişimde zorluk yaşayan bireyler için bir alternatif sunmaktadır. Sistem, konut finansmanı yöntemi olarak popülerlik kazanmış ve ipotek teminatlı konut kredilerine önemli bir alternatif haline gelmiştir.

Yasal Düzenlemeler Öncesi Durum ve Mevzuat İhtiyacı

Türkiye’de tasarruf finansman sistemine benzer faaliyetler gösteren şirketler uzun süredir var olmasına rağmen, 2021 yılına kadar bu alanda yeterli bir hukuki düzenleme bulunmamaktaydı. Kanuni düzenlemeden önce, şirketler ile müşteriler arasındaki sözleşmeler, kanunda düzenlenmemiş isimsiz sözleşmeler veya “dayanışmalı sözleşme ilişkisi” şeklinde nitelendirilmekteydi. Bu durum, sistemdeki paydaşların, özellikle de tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması açısından önemli riskler barındırıyordu.

Düzenleme öncesinde ortaya çıkan müşteri şikayetleri ve mağduriyetleri, bu alanda yasal bir çerçeve oluşturma ihtiyacını ortaya koymuştur. Şeffaflık eksiklikleri, faaliyetlerin kayıt dışılığı ve şirketlerin tek taraflı tutumları gibi sorunların önüne geçmek amacıyla kapsamlı bir yasal düzenleme gerekliliği belirginleşmiştir. Özellikle, şirketlerin topladıkları fonları nasıl değerlendirdikleri ve bu fonların şirket öz kaynaklarından ayrı tutulup tutulmadığı gibi konularda şeffaflık sorunları mevcuttu.

6361 Sayılı Kanun Kapsamında Getirilen Yenilikler

2021 yılında 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nda yapılan değişiklikler ve ilgili yönetmelikler, tasarruf finansman şirketlerini BDDK’nın gözetim ve denetimi altına alarak, sektöre kurumsal bir nitelik kazandırmayı ve müşteri haklarını korumayı hedeflemiştir. Bu düzenlemelerle birlikte gelen temel yenilikler şunlardır:

Bu düzenlemeler, sektörün yasal bir zemine oturmasını sağlayarak müşteri mağduriyetlerinin önlenmesi ve sistemin sürdürülebilirliğinin artırılması açısından önemli adımlar olarak değerlendirilmektedir.

2021 BDDK Düzenlemeleri – Temel Noktalar

Yasal Statü Kazanımı:

Lisans Zorunluluğu:

Asgari Sermaye Şartı:

Organizasyon ve Şeffaflık Kriterleri:

Güvence Mekanizmaları:

Tasarruf Finansman Şirketlerinin İşleyişi ve Faaliyet Esasları

TFS şirketleri, temelde iki ana yöntem üzerinden faaliyet gösterirler: Çekilişli Teslim Yöntemi ve Bireysel Yöntem (Çekilişsiz Yöntem). Her iki yöntemde de temel prensip, müşterilerin birikimlerinin bir havuzda toplanması ve bu fonların belirli kurallar çerçevesinde finansman talebinde bulunan müşterilere tahsis edilmesidir.

Şirket Adı Kuruluş Yılı Şube Sayısı Çalışan Sayısı Toplam Müşteri Sayısı 2023 Finansman Tutarı BDDK Lisansı Durumu Öne Çıkan Özellik
Eminevim 1991 119+ 1.400+ 250.000+ 7 milyar TL (11 ayda) ✔️ Alındı Sektörün öncüsü
FuzulEv 1992 100+ 1.000+ (tahmini) 100.000+ (tahmini) Veri paylaşılmadı ✔️ Alındı Uzun sektör geçmişi
Birevim 2015 80+ 1.000+ 70.000+ (tahmini) Veri paylaşılmadı ✔️ Alındı Yenilikçi kampanyalar
Katılımevim 2018 50+ 500+ (tahmini) Veri paylaşılmadı Birevim’le birleşim sonrası büyüme ✔️ Alındı Halka arz edilen ilk şirket
İmece Finans 2021 20+ 200+ (tahmini) Veri paylaşılmadı Veri paylaşılmadı ✔️ Alındı Yeni oyuncu
Sinpaş Yapı 2021 Veri yok Veri yok Veri yok Veri yok ✔️ Alındı Güçlü inşaat grubu desteği

Organizasyon Ücreti Nedir?

Organizasyon ücreti, şirketin sunduğu hizmet karşılığı aldığı bir tek seferlik hizmet bedelidir.
Bu ücret, müşteriyle yapılan sözleşmenin başında belirlenir ve genellikle finansman tutarının %6 ila %12 arasında değişen bir oranına tekabül eder.

Örnek:

200.000 TL finansman isteyen bir müşteriden:

Ödeme Planları Nasıl Oluşturulur?

Ödeme planı, müşterinin bütçesine göre esnek şekilde tasarlanır ve şu unsurlara dayanır:

Toplam Finansman Tutarı

Vade Süresi

Teslim Tarihi Belirleme

Aylık Taksitler

Kalem Tutar
Talep Edilen Finansman 300.000 TL
Organizasyon Ücreti (%10) 30.000 TL
Toplam Vade 60 Ay
Peşinat 60.000 TL
Teslim Ayı (Peşinata göre) 12. Ay
Aylık Taksit (Kalan 240.000 TL / 60 ay) 4.000 TL

Güçlü ve Zayıf Yönler, Fırsatlar ve Tehditler (SWOT Analizi Kapsamında Kaynaklardaki Bulgular)

Kaynaklarda tasarruf finansman sektörüne ilişkin bir SWOT analizi yapılması gerektiği vurgulanmış ve bazı noktalar belirtilmiştir. Bu bağlamda, kaynaklarda öne çıkan noktalar şöyle sıralanabilir:

Diğer Finansal Kuruluşlarla Karşılaştırma ve Sistem Sonlandırma

TFS şirketleri, para toplayıp finansman kullandırma gibi bankacılığa benzer faaliyetlerde bulunsa da hukuki statüleri ve tabi oldukları kurallar açısından bankalardan ayrılırlar. En önemli farklardan biri, TFS şirketleri nezdinde toplanan birikimlerin mevduat sigortası kapsamında olmamasıdır. Bankaların aksine denetim komitesi kurulması gerekmez. Ödenmiş sermaye şartı, 6361 sayılı Kanun kapsamındaki diğer finansal kuruluşlardan (finansal kiralama, faktoring, finansman şirketleri) daha yüksektir. Ayrıca, bankalara kıyasla çok daha sınırlı gelir kalemleri ve faaliyet alanları vardır. Bununla birlikte, yasal düzenlemeyle banka dışı mali kuruluşlara göre bankalara daha yakın bir konuma geldiği de belirtilmektedir.

Bir TFŞ’nin faaliyet izninin kaldırılması durumunda, tasfiye süreci 6361 sayılı Kanun’un 50/A maddesi kapsamında özel hükümlere tabi tutulmuştur. Tasfiye, BDDK ve TMSF tarafından belirlenen üyelerden oluşan bir tasfiye komisyonunca yürütülür. Eğer tasfiye sürecinde şirketin varlıklarının yükümlülüklerini karşılamadığı tespit edilirse, TMSF Kurulu kararıyla mahkemeden şirketin iflası talep edilebilir. Bu özel tasfiye şekli, mevduat sigortası kapsamında olmayan müşteri birikimlerinin korunması açısından önemli bir güvence olarak görülmektedir. İradi tasfiye de BDDK’nın iznine tabidir.

Sonuç

Tasarruf finansman sistemi, Türkiye’de özellikle faizsiz finansman arayışında olan ve konut, taşıt veya işyeri edinmek isteyen geniş kitlelere hitap eden önemli bir alternatif finansman modelidir. 2021 yılında 6361 sayılı Kanun’da yapılan köklü değişiklikler, daha önce yasal bir zemine sahip olmayan bu sektörü düzenlemiş, BDDK denetimine tabi tutmuş ve anonim şirket kuruluşu, yüksek asgari sermaye şartı ve FKB üyeliği gibi kurumsal gereklilikler getirmiştir. Bu düzenlemeler, müşteri hak ve menfaatlerinin korunması, şeffaflığın artırılması ve sektörün kurumsallaşması açısından büyük önem taşımaktadır.

Her ne kadar yasal çerçeve önemli bir boşluğu doldurmuş olsa da kaynaklarda belirtildiği gibi ürün çeşitliliğinin artırılması, düzenleme arbitrajı konularının giderilmesi ve bazı işleyiş prensiplerinin (örneğin, fonların fiili ayrımı, organizasyon ücreti algısı, zamanında teslimat) daha da iyileştirilmesi gereken alanlar mevcuttur. Sistemin faizsiz finans ekosistemindeki yeri ve potansiyeli, Katılım Finans Strateji Belgesi’ne dahil edilmesi ve Türkiye Katılım Finans Kuruluşları Birliği bünyesine katılım planları ile de teyit edilmektedir.

Sonuç olarak, tasarruf finansman şirketleri yasal düzenlemelerle daha güvenli ve şeffaf bir yapıya kavuşmuş, alternatif bir finansman modeli olarak varlığını güçlendirmiştir. Sektörün geleceği, mevcut yasal çerçevenin etkin uygulanması, ortaya çıkan sorunlara yönelik sürekli iyileştirmeler yapılması ve paydaşların güveninin korunmasına bağlı olacaktır.

Exit mobile version